masa[маса]
столDerken karşısına üç ayaklı bir masa çıktı
Тогда перед ней возник трехногий стол
Marc, masayı hazırlayabilir misin?
Марк, ты не мог бы накрыть на стол?
Iki kişilik bir masa lüften
Столик на двоих, пожалуйста
Emily ve James, masayı kurarak ve çeşitli yiyecekleri hazırlayarak annelerine yardım ederdi
Эмили и Джеймс помогали матери накрывать на стол и готовить различные блюда
Masanın etrafında toplanır, birlikte yemek yer ve birbirleriyle sohbet ederler
Они собираются за столом, вместе едят и общаются друг с другом