Слово на турецком hakkında

hakkında[хаккында]
о, об, касательно

Ama korkarım bu yakın ilişkiler bile benim onlar hakkındaki düşüncelerimi değiştirmedi

Я видел их совсем близко.: и от этого, признаться, не стал думать о них лучше.

Onlarla briç, golf, politika ve boyun bağları hakkında konuştum

Я говорил с ними об игре в бридж и гольф, о политике и о галстуках

Gezegenimiz hakkında yanlış bilgi vermek istemem

Я не хочу давать ложную информацию о нашей планете.

Öncelikle, turizm sektörünün en büyük sorunlarından biri olan sıcak su kaynaklarının yok olması hakkında bir hikâye sunacağım

Во-первых, я расскажу об уничтожении ресурсов горячей воды, что является одной из самых больших проблем туристического сектора

Denizde ilginç hayvanlar ve bitkiler gösterdi ve onlara deniz hayatı hakkında çok şey anlattı

Он показал им интересных животных и растения в море и рассказал много интересного о морской жизни

Ali, şehirden geri döndüğünde, ailesine tarım işleri hakkında daha fazla bilgi öğrenmek istediğini söyledi

Когда Али вернулся из города, он сказал своей семье, что хочет больше узнать о сельскохозяйственной работе

Dünya hakkında hiçbir şey bilmiyorlardı ve başka insanlarla hiç karşılaşmamışlardı

Они ничего не знали о мире и никогда не встречали других людей

İnsanlar, birbirleriyle su kaynakları hakkında anlaşmazlıklar yaşamaya başladılar

Люди начали спорить друг с другом по поводу водных ресурсов

Bu çalışmaları sayesinde, güneş enerjisi panellerinde kullanılan malzemelerin seçiminde önemli bir rol oynayan ışık yansıması özelliği hakkında daha iyi bir anlayış kazandı

Благодаря этим исследованиям он лучше понял свойство отражения света, которое играет важную роль при выборе материалов, используемых в солнечных панелях

Daha sonra, evrende yıldızlar ve gezegenlerin oluşumu hakkında araştırmalar yapıldı

Позже были проведены исследования по формированию звезд и планет во Вселенной

20 yüzyılın başında, genetik hakkındaki bilgiler oldukça sınırlıydı

В начале 20-го века знания о генетике были весьма ограниченными

Bugün, atomun temel yapısı hakkındaki bilgilerimiz, Rutherford'un keşifleri sayesinde büyük ölçüde ilerledi

Сегодня наши знания об основной структуре атома значительно расширились благодаря открытиям Резерфорда

Yirminci yüzyılın başında, insanlar güneş enerjisi hakkında pek bir şey bilmiyordu

В начале двадцатого века люди мало что знали о солнечной энергии

İlk dersinde, farklı dans stilleri hakkında bilgi edindi ve farklı teknikleri deneme fırsatı buldu

На первом уроке она узнала о различных направлениях танца и получила возможность попробовать разные техники