Koyunlar çalıları yiyorlar, peki çiçekleri de yerler mi?
Если барашек ест кусты, он и цветы ест?
Adam hiç çiçek koklamamış
Он за всю свою жизнь ни разу не понюхал цветка
Milyonlarca yıldır çiçeklerin dikenleri var
Миллионы лет у цветов растут шипы
Çok geçmeden küçük prensin çiçeğini daha yakından tanıdım
Очень скоро я лучше узнал этот цветок
Bu çiçek gerçekten de çok karmaşık bir yaratık
Этот цветок действительно является очень сложным созданием
Sahip olduğum bir çiçek var ve ben onu her gün sularım
У меня есть цветок, и я каждое утро его поливаю
Hepsi de kendi çiçeğine benziyordu
Все они похожи на его цветок
Bir rivayete gören Mervin Dağının en tepesinde tek bir çiçek bulunmaktaymış
По слухам, на вершине горы Мервин был один цветок
Bir gün Peter sabır çiçeğini gerçekten çok merak etmiş ve onu bulmaya karar vermiş
Однажды Питеру стало очень интересно, что же это за цветок терпения, и он решил найти его
En sonunda ışık saçan ve etrafında başka hiçbir çiçeğin bulunmadığı bir çiçek görmüş
Наконец он увидел цветок, который излучал свет, и вокруг него не было других цветов
Bu çiçek oldukça sarı renkli ve bir o kadar da parlakmış
этот цветок довольно желтого цвета и очень яркий
Yolda, güzel çiçekler ve yemyeşil ağaçlar görürdü
По дороге он видел красивые цветы и пышные зеленые деревья
Diğer gönüllülerle bir araya gelerek, parkta temizlik yapmaya, oyun alanlarını yenilemeye ve çiçeklerle süslemeye başladılar
Вместе с другими волонтерами они начали уборку парка, ремонт детских площадок и украшение его цветами
Evleri, rengarenk çiçeklerle dolu, güzel bir bahçenin içinde yer alıyordu
Их дом был расположен в прекрасном саду, полном красочных цветов
Babası, renkli çiçekler ve taze sebzeler yetiştirmek için büyük bir özenle bahçeyle ilgilenirdi
Его отец с особой тщательностью ухаживал за садом, выращивая красочные цветы и свежие овощи